Diş Kök Hücre

Diş kök hücre, teknoloji ile yeni umutlar vaat etmektedir. Diş hekimlerinin görevleri ise dişlerin ve çevre dokularının sağlığının korunmasıdır. Ama bunlara rağmen diş doktorlarının çabaları da yetersiz kalmakta ve hasta dişlerinin kaybetmektedir. Bu durum diş doktorlarının elinde olan bir durum değildir. Bu şekilde kaybedilen dişler modern tıbbın gelişimi ile çeşitli yollar ile tedavi edilmiş ama yine de eski diş kadar olmamıştır. Ağız da eksik olan dişler doku dostu birtakım maddelerle, köprülerle ve protezler ile telafi edilmeye çalışılmıştır.

Diş kök hücrede en başta kemik içine yerleştirilen implantlar diş doktorlarının pratiği olmuş ve hastadaki tüm diş eksiklilerini bu şekilde telafi etme yoluna gidilmiştir. Sonrasında tıbbın biraz daha mesafe alması ile rejeneratif yöntemler kullanılmaya başlanmıştır. Rejeneratif yöntemler doku kayıpların da hastanın kendi iyileşme potansiyeli ile iyileştirilmiştir. Doku mühendisliği adı altında yapılan çalışmalar ile herhangi bir durumdan dolayı kaybedilen dokuların distraksiyon osteogenezisi denilen yöntem ile yeni kemik dokusu ve yumuşak doku elde edilmektedir. Bu yöntemler halk arasında bacak boyu uzatma, çeneler ve yüz kemiklerinde de uygulanmaktadır. Diş kök hücre çalışmaları rejeneratif yöntemler uygulanmış ancak daha kesin bir sonuç alınamamıştır. Diş kök hücreleri insan organizmasında kendi kendini yenileme kapasitesine sahip hemen hemen tüm dokularda bulunan, çok uzun süre ömrü olan, genetik hatalar olmadan yeni hücre üretme kapasitesine sahiptir. Süt dişi pulpası, dolaşım kanı ve kemik iliğinden dokular elde edilmektedir. İnsan vücudunda belli merkezler de çeşitli hastalıkların tedavisinde de kullanılmakta ve hakkında daha geniş çapta bir araştırma yapılmaktadır. Süt dişi pulpası özellikle diş kök hücre kaynağı olarak çok büyük önem taşımaktadır. Yurt dışında bazı ülkelerde daha halen anne ve babalara çocuklarına ait olan süt dişlerinin atılmamasını ve bunların kurulan merkezlere götürülerek saklanması yolunda kampanya başlatılmıştır. Daha sonraki yıllarda kişinin kayıp diş yaşanmasında buradan kullanabileceği ve bu süt diş sayesinde eski dişine sahip olacağı ifade edilmektedir. Bu hücreler üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde her tip yeni doku elde edilebildiği doğrulanmıştır. Tabi dişinde üretimi yapılmıştır. Yurtdışında diş kök hücre konusunda özellikle Amerika ve İngiltere'de çok yoğun çalışmalar yürütülmektedir. Ancak hangi hastalarda ve nasıl kullanacağı hakkında deneye gereksinim duyulmaktadır.

Diş kök hücre tedavisi şimdiden ilerleyen yıllar için çok büyük umutlar vaat etmektedir. Hücrelerin saklanması, biriktirilmesi, kullanım alanları açısından ve yasal ve etik olan tüm koşullar yerine getirildikten sonra uygulanması gibi durumlar tamamen kontrol altına yapılması ve uygulanması gereken durumlardır. Hekimlerin yeni umudu olan eksik doku ve organ kayıplarının kök hücre ile tedavisi olmuştur. İlerleyen yıllar neler gösterebilir ancak kim bilir yeni teknoloji ile çekilen dişin yerine kök hücre tedavisi ile yeni diş elde etmek belki de mümkün olacaktır. Bununla protezler tarihe karışacak gibi görünmektedir. İmplant bile gerek kalmadan doktorlar bile koruyucu diş hekimi olacaklar gibi görünmektedir. Hücreler sayesinde uzunca yıllar teknolojinin de gelişimi ile daha ilerisi olabileceği ümitleri artmaktadır. Çocukluktan itibaren gereken hassasiyeti dişlerimiz için yapmamız gerekmektedir. Uzunca yıllar sonra geçtikten sonra diş olmamasının ne kadar kötü olduğunu sürekli işitmekteyiz. Bu tür tedavi yöntemlerine kalmadan yapılması gereken diş sağlığı ve tedavilerine dikkat etmemiz ve gereken önemi göstermemiz gerekmektedir.