Mezenkimal kök hücreler, erişkin kök hücreler olup, bağ dokularında bulunurlar. Bu hücreler, dokuların destek bölümünü oluşturan stroma hücrelerinin de temelini teşkil ederler. Mezenkimal kök hücreler, bulundukları dokudan hasarlı bir dokuya geçerek doku tamirini gerçekleştirirler. İlk olarak bu hücreler, kanda farklılaşabilen öncü hücreler olarak keşfedilmiştir. Daha sonra bu hücrelerin mezenkimal kök hücreler olduğu anlaşılmıştır. 1924 yılında Alexander A. Maximow tarafından keşfedilen bu hücreler, 1960'lı yıllarda daha ileri boyutlarda araştırılmış ve kültürel ortamda çoğaltılmaları başarılmıştır. Bu bilimsel başarı, 1970 yılında Ernest McCulloch ve James Till tarafından gerçekleştirilmiştir. Günümüzde bu bilgiler hala kullanılmakta ve birçok araştırma bu çalışmalar üzerine temellendirilmektedir.

Mezenkimal kök hücreler, her ortamda farklılaşma özelliklerine sahiptir. Akciğer, mide ve kemik dokusunda görünüm olarak farklılık kazanırlar. Bu durum, ortamdaki farklı koşullardan kaynaklanmaktadır. Yetenekleri kesin değildir ve her ortama göre değişebilirler. Herhangi bir dokuda hasar tespit edildiği takdirde, başka dokularda da hasar varsa tespit edilebilir. Mezenkimal kök hücreler, bir dokudaki hasar durumunda diğer dokuya geçerek birçok organda meydana gelen hasarı onarmaya başlarlar. Mezenkimal kök hücreler, konnektif doku kökenli hücrelerle birçok farklı doku hücresinde farklılaşarak solubl faktörler salgılar ve doku ile organ birleşmesine yardımcı olurlar. Bu hücreler, gen aktarımında kolaylık sağladıkları için kalıtsal hastalıklarda ve birçok alanda yüksek potansiyele sahiptirler. Bu nedenlerle doktorlar ve uzmanlar arasında büyük ilgi uyandırmaktadır. Hücreler arası doku uyumu gerektiği için biyoteknoloji firmaları tarafından donör havuzları oluşturularak kullanıma sunulmaktadır. Mezenkimal kök hücreler üzerine birçok deneysel araştırma yapılmış olsa da uzun süre takip edilen hastalar yoktur ve etkinlik noktasında çalışmalar yeterli değildir.

Mezenkimal kök hücre tedavisi, ülkemizde tam anlamıyla uygulanamamaktadır. Bu tür tedavilerin maliyeti hala oldukça yüksektir. Çünkü yaygın olmadıkları için belirli başlı uzmanlar ve doktorlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Ancak gelişen teknoloji sayesinde mezenkimal kök hücre tedavisi uygulanarak birçok rahatsızlık kesin olarak çözüme kavuşacak ve tıp bu sayede ileri bir seviyeye gelecektir. Devlet kontrolünde bu uygulamalar arttırılmalı, teşvikler yapılmalı ve eğitici seminerlerle halkın bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Teknolojinin gelişmesi ve devletin teşviki ile ilerleyen yıllarda bu tür tedavilerin önemi anlaşılacak ve uygulama alanları oldukça genişleyecektir.